Acun Ilıcalı’dan boşanma kararı alarak boşandıktan sadece kısa bir zaman sonra kitap çıkartmış olan Şeyma Subaşı, köşe yazarlarının dahi gündemine taşınmaya başlamış, eleştirilerin odak noktası olmaktan hiç bir şekilde kaçamamıştı. Subaşı sonrasında ise gelmiş olan olumsuz tepkilere hiç bir şekilde dayanamayarak kitabı kendisinin yazmamış olduğunu, başarılı durumdaki editörlere yaşam hikayesini anlatarak kitabı da onların yazmış olduğunu ifade etmişti.

Subaşı’nın herkes tarafından merak edilmekte olan kitabının ayrıntıları da açık bir şekilde çıkmaya başlamış oldu. Kitap içerisinde; ”Keşke aynı yaşlarda olabilseydik diye dua etmiş olduğum geceyi anımsıyorum” bölümü de çok fazla dikkat çekmiş oldu.

İşte olay haline gelen kitap içerisinden dikkat çeken kısımlar;

”Çok yalnızdım. Fiziki ile birlikte psikolojik bir şekilde fazlasıyla yalnız. Keşke aynı yaşlarda olabilseydik şeklinde dua etmiş olduğum geceyi anımsamaktayım. Hani her bir şeyin sonuna gelmiş gibi hissetmiş olursunuz ya. İşte tamda orada yer alan kara delik. Badem gözlü kızımla birlikte o delikten çıkmış oldum. Bazı hatalara düşmüş olsakta sonunda özgür bırakmış olduk birbirimizi. İyi ki de öyle yapmışız.”

İşte birisi girdi benim yaşamıma. Lüks ve de kalabalık biri değil. Sadelik ile birlikte baş başalık kalbimi doldurmuş oldu. Birbirimize ise çok iyi gelmekteyiz. Hiç kimseye büyük bir aşk ile, hayranlıkla bağlanmadım. Dışardan bakıldığı zaman salak gibi gözükmekteyim, belki çok güzel belki de fazlasıyla komik. Ancak bu benim umrumda değil. Yaşamımda hiç kimsenin canını bilerek incitmeyi istemedim.”